Bu temel ise, adına çift-hâne sistemi denilen ve bir ailenin geçimini sağlayacak büyüklükte toprağı işlemesine dayanmaktaydı. Mülkiyeti devlete ait olan bu toprağa, “çift” adı veriliyor ve aile elindeki bu toprağı zorunlu haller dışında sürekli işlemekle yükümlü tutuluyordu.